karışmak kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
1. -e İki veya ikiden çok şey bir araya gelip birbirinin içinde dağılmak, birbirinin içine girmek:
"Araba sallana sallana içim bağrım birbirine karıştı." - Hüseyin Rahmi Gürpınar
2. -e Düzensiz, dağınık olmak:
"Yanıma her tarafı titreyerek sapsarı, sakal bıyığa karışmış bir hâlde geldi." - Refik Halit Karay
3. nesnesiz Duruluğunu yitirmek; bulanmak:
Hava birden karıştı. Zihnim karıştı.
4. nesnesiz Açıklığını yitirmek, anlaşılması güçleşmek:
"Kaymakam işin karıştığını anlayarak..." - Memduh Şevket Esendal
5. -e Müdahale etmek:
"Sokakta herkes kadın kıyafetine karışmak hakkını kendinde görürdü." - Falih Rıfkı Atay
6. -e Engellemek, araya girmek.
7. -e Bir araya gelmek, katılmak:
"Bingazi'deki muharebeye karışmak için beraber yola çıktığım arkadaş Kahire'de hastalanmıştı." - Ömer Seyfettin
8. -e İlgilenmek, el atmak:
"Ben, dedim, başkalarının soyadlarına nasıl karışabilirim?" - Memduh Şevket Esendal
9. -e Yetkisinde bulunmak, bakmak, iş edinmek, işi olmak:
Bu işe belediye karışır.
10. -e ► karılmak.