![]() |
Bir buharlı geminin pruvasının tam ortasında bodoslama hattı görülmektedir. |
Bodoslama, bir geminin baş ve kıçında, gövdenin her iki yanının tam ortada birleştiği kalas veya metal dikme. Pruvadakine "baş bodoslama", pupadakine "kıç bodoslama" denilmekle birlikte, bodoslama sözcüğü ile çoğunlukla baş bodoslama kastedilir.
Etimoloji
Bodoslama sözcüğü Türkçeye en geç 17. yüzyılda Rumca podóstima (ποδόστιμα) sözcüğünden geçmiştir. Bu kavram Eski Yunanca pod (ayak) ve stema (durmak) sözcüklerinden oluşmuştur. Türkçede önceleri bodostama şeklinde kullanılan sözcük zamanla bodoslama hâlini almıştır.
Notlar
- Bodoslamanın suyu yararak ilerlemesine binaen Türkçede "bodoslama" sözcüğü, "bir şeye pervasızca devam etmek" anlamında zarf olarak da kullanılır.
bodoslama kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
bodoslama (I)
Rumca
1. isim, denizcilik Gemi omurgasının baş tarafından yukarıya uzanan ağaç veya demir direklerden her biri:
"Bir motorun beyaz bodoslaması karanlığı yırtıyor." - Zeyyat Selimoğlu
2. isim Ön taraf.
bodoslama (II)
1. isim Bodoslamak işi.
2. zarf (bodo'slama) ► pervasızca:
"İnadına, bodoslama girdim konuya." - Ahmet Ümit
Kelime Kökeni
Orta Yunanca podóstima ποδόστιμα "geminin baş ve kıç tarafındaki ağaç" sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Eski Yunanca poús, pod- πούς, ποδ- "ayak " ve Eski Yunanca stēma στημα "durma, duruş " sözcüklerinin bileşiğidir. Daha fazla bilgi için podyum, sistem maddelerine bakınız.
Tarihte En Eski Kaynak
bodostama/bodoslama [ Kahane & Tietze, The Lingua Franca in the Levant (1640) : tersanenin her gözünde birer kadırga bodoslaması kurub ]