![]() |
Dolmabahçe Sarayı'ndaki büyük avize |
Avize, tavandan asılan, şamdan veya ampullü, cam veya metalden dekoratif aydınlatma aracı.
{tocify} $title={İçindekiler}
Avize İmalatı
Avize imalatı için matel ve camın bir arada kullanılır. Gösterişli bir avizede yaklaşık 500 e yakın parçadan oluşur. Avizenin metal aksamı için düz plaka sac metali önce yuvarlanarak daire haline getirilir. daha sonra sıvama adı verilen işlem yapılır. Sıvamada yüksek devirde dönen yatay bir torna makinasına sıkıştırılan sac ucu bakır çubuk ile çelik kalıbın üzerine sıvanır ve avizede yer alan ampuller için kubbe yapısı haline gelir. Avizenin diğer parçaları metal borudan bükülerek elde edilir. Model'e göre lazer ile kesilerek te elde edilebilir. Avize iskeleti hazırlandıktan sonra Avize montajı için kristal yada cam kullanılır.
![]() |
Şam'daki bir camide asılı kristal avize |
![]() |
Muscat Al Ameen Camii'nde (Umman) |
avize ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
isim, (avi:ze), Farsça āvīze
Tavana asılan, şamdanlı, lambalı, cam veya metal süslü aydınlatma aracı:
"O günlerde avize filan gibi şeyleri görmek değil duymamıştık bile." - Ayla Kutlu
Kelime Kökeni
Farsça āvīze آويزه "asılı şey, küpe, takı" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Farsça āvīχtan, āvīz- آويختن, آويز "asmak, asılmak, sarkmak, salınmak" fiilinden türetilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde ā-vaeg-, ā-vaeça- sözcüğü ile eş kökenlidir. Avestaca sözcük Avesta (Zend) dilinde aynı anlama gelen vaeg-, vaeç- sözcüğünden a+ önekiyle türetilmiştir. Avestaca sözcük Hintavrupa Anadilinde aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *weig- kökünden türetilmiştir.
Tarihte En Eski Kaynak
"kulak memesi, küpe" [ Meninski, Thesaurus (1680) ]
"tavandan asılan aydınlatma elemanı" [ Kamus-ı Türki (1900) ]