koymak kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
koymak, -ar
1. -e, -i Bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek:
"Öteki elini doktorun omzuna koydu." - Sait Faik Abasıyanık
2. -e, -i Bir kimseyi işe yerleştirmek, birine iş sağlamak:
"O kadar etkilenmiş ki beni de işe koymak için onlarla tanıştırmaya götürüyordu." - Mehmet Emin Yeşil
3. -e, -i Gitmesine engel olmamak, gitmesine izin vermek; bırakmak:
İçeri kimseyi koymuyorlar.
4. -e, -i ► eklemek:
"Mal üstüne mal koymak için içi giden bir kişidir." - Salâh Birsel
5. -e, -i İmza, tarih, adres yazmak.
6. -e, -i Uyulması gereken kuralları belirlemek, ortaya çıkarmak; vazetmek:
"Orduda yaşayan manevi kuvveti de meydana koyuyor." - Ruşen Eşref Ünaydın
7. nesnesiz Etkilemek, dokunmak:
"Kendisinden yakışıklı ve ünlü olan bir adam için terk edilmiş olmak koyuyor olmalı ona." - İnci Aral
8. -e, -i Bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, ayırmak:
"Giderlerini iki ay içinde yerine koydu." - Necati Cumalı
9. -e, -i Bırakmak, terk etmek.
Kelime Kökeni
Arapça mlw kökünden gelen imlāˀ إملاء "dikte etme, yazı yazdırma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice mlē מל "1. dolu, 2. herekeli yani sesli harfleri bildiren noktaları doldurulmuş yazı" sözcüğünün ifˁāl vezni (IV) masdarı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Aramice/Süryanice #mly מלי "doldurma" kökünden türetilmiştir.
Tarihte En Eski Kaynak
[ Mukaddimetü'l-Edeb (1300 yılından önce) ]