Deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı veya söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir. İki veya daha çok sözcükten kurulu bir çeşit dil ifadesi olan deyimler, duygu ve düşünceleri dikkati çekecek biçimde anlatan ad, önad, belirteç, yalın ve birleşik eylem görünüşlü dilsel yapılardır. Ya tam bir tümcedirler ya da bir söz öbeğidirler.
- Köken bilimi
- Özellikleri
- Diller arası çeviri
- Atasözleri ile farkları
- Ayrıca bakınız
- deyim ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
- Yazın Terimleri Sözlüğü - 1974
- Matematik Terimleri Sözlüğü - 1983
- Mantık Terimleri Sözlüğü - 1976
- Fizik Terimleri Sözlüğü - 1983
- Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü - 1948
- Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü - 1972
- Dilbilim Terimleri Sözlüğü - 1949
- Gramer Terimleri Sözlüğü - 2003
- Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu - 1997
Köken bilimi
Deyim sözcüğü Türkiye Türkçesinde ortaya çıkmıştır. Bu sözcükten önce onun yerine Arapça kökenli "tabir" sözcüğü kullanılmaktaydı. Öz Türkçe kökten gelen deyim sözcüğü, demek eyleminin de- kökünden, eylemden ad türeten -im yapım eki kullanılarak; y kaynaştırma harfi yardımıyla türetilmesiyle oluşmuştur. Terim anlamı dışındaki en yalın haliyle deyim "denen şey", "denmiş şey" anlamlarındadır.
Özellikleri
- Atasözleri gibi kalıplaşmış oldukları için çoğunlukla, bir deyimin sözcükleri değiştirilip yerlerine - eşanlamlı da olsa - başka sözcükler konulamaz ya da söz dizimi bozulamaz.
- Atasözleri gibi kısa ve özlü anlatım araçlarıdır.
- Deyimler herhangi bir kavramı çekici bir biçimde belirtmeyi, ortaya koymayı amaçlar.
- Deyimin bütününden çıkan anlam her zaman deyimi oluşturan sözcüklerin gerçek anlamlarından farklı değildir.
- Deyimlerin söz dizimi bozulamasa da, söylendiği duruma göre adıllar ve kişilere göre çekimler değişebilir.
- Aynı dildeki deyimler, farklı bölgelerde farklı sözcüklerle söylenebilir.
- Bir dildeki deyimler, o dili konuşan ulusun kültür birikimini ve değerlerini barındırır.
Diller arası çeviri
Çoğunlukla gerçek anlamları dışında kendilerine özgü anlamlara gelen deyimler, karşılık gelen sözcükler ve aynı dil bilgisi biçimleriyle başka dillere çevrilemezler. Gerçek anlamındaki deyimler ise çevrilebilir. İki durumda da genellikle çeviri diğer dilde bir anlam ifade etmez. Çünkü, dillerdeki her deyim bir kültür birikiminin sonucunda oluşmuştur. Aynı anlamı verilebilse bile, diğer dilde deyimin hoşa gitme, çekicilik özellikleri sağlanamaz.
Atasözleri ile farkları
- Deyim, bir kavramı belirtmek için üretilmiş özel bir anlatım kalıbıdır; atasözleri ise genel kural belirtme niteliğine sahip sözlerdir.
- Atasözünün amacı yol göstermek, ders ve öğüt vermek, ibret alınması için gerçekleri bildirmek iken, deyim herhangi bir kavramı çekici bir biçimde belirtmeyi, kolay anlaşılmayı sağlamayı amaçlar. Atasözleri gibi deyimlerin de dilin ortak kullanımına girme vasfı son derece yüksektir.
- Adından da anlaşılacağı üzere; atasözleri deyimlere göre genellikle, ilk kullanımından çok daha uzun süre sonra dile yerleşmiş söz öbekleri / söz kalıplarıdır.
- Her iki kavramın da tanımına giren bazı söz öbekleri bulunmaktadır.
Ayrıca bakınız
deyim ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
isim
Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği, tabir:
"Bu deyim seni korkutmasın. Çünkü fazlasıyla basit bir şeyden bahsediyorum." - İhsan Oktay Anar
Yazın Terimleri Sözlüğü - 1974
Türkçe: tabir, Fransızca: locution
1. Düz anlamlarından sıyrılmış sözcüklerin başka bir anlama gelecek biçimde kalıplaşması: Yüzsuyu dökmek, eli bayraklı, çantada keklik, çam devirmek, ağır başlı... 2. Yüksek anlamlı koşuk.
Matematik Terimleri Sözlüğü - 1983
Türkçe: ifade, İngilizce: statement
Bir önermenin belli bir kişice belli bir anda belli bir savı dile getirmek ereğiyle kullanılması edimi.
Mantık Terimleri Sözlüğü - 1976
İngilizce: expression, string, phrase, word
Abece öğesi bir tek im ya da abece öğesi birden çok sayıda imin art arda sıralanmasıyla oluşan dizi. ||Anl. deyim biçimi. Krş.. deyim örneği, kapalı deyim, açık deyim, düzgün deyim, karmaşık deyim, tek başına anlamlı deyim, birlikte anlamlı deyim, altdeyim, im.
Fizik Terimleri Sözlüğü - 1983
Türkçe: ifade, İngilizce: expression, Fransızca: expression, Almanca: Ausdruck
Bir bir bilimsel kuralın ya da doğa yasasının sözle anlatımı.
Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü - 1948
Türkçe: Tâbir, Fransızca: Locution
Tek bir kelime yerine geçen, tek bir anlam veren kelime öbeği.
Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü - 1972
Türkçe: tabir, İngilizce: locution, idiom, Fransızca: locution, idiom, Almanca: Ausdruck, Redensart
Anlatım gücünü artırmak için, gerçek anlamı dışına kayan, bazı sözcükleri değişmediği halde bazıları değişip çekimlenebilen kalıplaşmış birden çok sözcük: Göze girmek, gözden düşmek, kulağı delik, eli açık, tepesi atmak, gönül almak, göze gelmek, dile düşmek, küplere binmek, balık kavağa çıktığı zaman vb.
Dilbilim Terimleri Sözlüğü - 1949
Fransızca: locution
Belli bir anlama gelmek üzere iki veya ikiden artık kelimeden meydana gelmiş söz öbeği. bk. Artlaç deyimi, Bağlaç d. Fiil d. İsim d. önleç d. Ulaç d. Zarf d.
Gramer Terimleri Sözlüğü - 2003
Türkçe: tâbir, İngilizce: locution, idiom, Fransızca: locution, Almanca: Ausdruck, Redensart
Gerçek anlamından farklı bir anlam taşıyan ve çekici bir anlatım özelliğine sahip olan kelime veya kelime grubu: Abayı yakmak, aşağıdan almak, bağrına taş basmak, buluttan nem kapmak, çileden çıkmak, dalga geçmek, el ele vermek, karşı gelmek, mercimeği fırına vermek, nalları dikmek, saman altından su yürütmek, üç buçuk atmak, yasak savmak, yüzgöz olmak, zılgıt vermek vb.
Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu - 1997
Azerbaycan Türkçesi: frazeologizm ~ sabit söz birläşmäsi; Türkmen Türkçesi: frazeologizm ~durnuklı söz düzümleri; Gagauz Türkçesi: bölünmäz laf birleşmesi ~ frazeologizma; Özbek Türkçesi: ibóra ~ frazeologik birlik; Uygur Türkçesi: idiom ~ turaqliq söz ibarisi; Tatar Türkçesi: obrazlıtäğbir ~ frazeologizm; Başkurt Türkçesi: frazeologizm; Kmk: frazeologiya söz tagımı ~birikgen söz tagım; Krç.-Malk.: frazeologizm; Nogay Türkçesi: söz bîrîkpeler ~frazeologizm; Kazak Türkçesi: turaktı söz ~ beyneli söz tirkesi - ayşıktı söz oramı ~frazeologizm; Kırgız Türkçesi: körköm süylöm ~ fraza ~ idiyoma; Alt:: buzulbassöskolbu ~ frazeologizm; Hakas Türkçesi: mirgen çooh ~ frazeologizm; Tuva Türkçesi: frazeologizm; Şor Türkçesi: frazeologizm; Rusça: obraznoye vırajeniye ~ frazeologizm;~